İronik bir biçimde, su arıtmaya en çok ihtiyaç duyan yerlerin çoğu, en az gelişmiş altyapıya sahiptir. Güneş tarafından etkinleştirildiği için yeni bir filtreleme cihazının devreye girdiği yer burası ve diğer güneş enerjili arıtma sistemlerinden daha iyi performans gösterdiği söyleniyor.
Suyu arıtmak için güneşi kullanmanın en yaygın yollarından biri, güneş ışığı olarak bilinen şeyi kurmaktır. Birkaç farklı tipte güneş enerjili damıtma cihazı olmasına rağmen, bunların tümü, güneş tarafından ısıtılırken kirli sıvı sudan buharlaşan saf yoğunlaşmış su buharını toplama konseptine dayanıyor.
Filtrenin merkezinde, ağ benzeri bir mikro yapıya sahip bir polimer jel bulunur. Bu jel, polidopamin adı verilen koyu renkli bir malzeme tabakasıyla çevrilidir ve bu da aljinat olarak bilinen alg türevi bir maddenin berrak bir tabakasıyla kaplıdır.
Cihazın bir testinde, başlangıçta bir saat boyunca Princeton kampüsündeki Carnegie Gölü'nün 25 C (77 ºF) suyuna yerleştirildi. Daha sonra çıkarıldı ve bir saat daha güneş ışığına bırakıldı, bu süre boyunca 33 ° C'ye (91 ° F) kadar ısıtıldı ve ıslattığı suyu serbest bıraktı. Bu su, gölde bulunan potansiyel olarak zararlı mikroplar da dahil olmak üzere toksin ve patojen içermediğini kanıtladı.
Kaynak : newatlas